31 Ekim 2012 Çarşamba

Frigya başlığı

Ah Mayki,

Şu dünyada 3 çeşit insan vardır. Sürüngenler, kemirgenler ve ben. Ben, sürüngenler kategorisine giriyorum. Evet. Mantık hatalarını sevmem, sevmediğim gibi akıl akıldan üstündür sözüne de şiddetle karşı çıkarım. Bence en üstün akıl benim aklım. Sürüngenlerin en evrimleşmiş haliyim ben. Aynştaynı yaptığım küçük cinliklerle yan cebimden çıkarırım. Yan çizerim çok pis. Çirkefleşirim. Fiuuuuuuv. Neyse Mayk. Bence ben biraz salağım, evet. Evrimleşmiş de sayılmam. Ama sürüngenim, o doğru. Adeta bir Neşe Karaböcek. Yoksa Harika Avcı mı? Bilemedim. Cici Mero, Torrentino adam olsun da bi Jack açsın. Ama günahını almayalım şimdi, adam sayesinde o kadar film indirdik. Milyonlarca ergenin porno arşivlerinin sorumlusu da o Torrentino. Batının ahlaksızlığı canım. Cimri Quentin.

27 Eylül 2012 Perşembe

QT

- Dün gece rüyamda Quentin Tarantino'yu gördüm. Evine gidiyodum iş konuşmak için, bana "Kola içer misin?" dedi. Ben de "Teşekkür ederim, asitli içecekler içmiyorum" dedim. İş konutuk.


9 Mayıs 2012 Çarşamba

demedim mi dedim mi

kokipayn artık adın ne ise seni gördüğümü sanıyorum her seferinde yollarda diyorum ki ah dönmüşte haber vermemiş.

aklımda bir sürü bişiler var ve evet sesim pijama kıvamını geçti. 

bazen de yeter 4 bir yandan saldırmasınlar hayatıma ki bazen yıllarca tek hareket yok bazen de amanın

herkesin bir derdi var kanımca keşke de herkes bir arada neşelili olsa

çok mu şey istiyoruz 

hey corç versene borç
olmaz maykıl bende de yok

sevgi ve handan abla

bu arada tüm etiketlerle etiketlicem bu yazıyı çünkü alt metinleri beynim kadar

8 Mayıs 2012 Salı

Depresy

On.

Maykıl, burda o kadar mutsuz o kadar mutsuz o kadar mut ki.

Maykıl, Handan Abla, Minnoş.

Minnoş benim hayali kedim.

İç iç bi yere kadar artık dur dedim. Depresy.

Dan politikası beni o kadar ilgilendirmiyor o kadar ilgilendirmiyor ki bebek bezleri üzerine tez yazmayı yeğlerim. Mezun olunca tuhafiye açsam. Kurdele canım. Kaç metre lazımdı. Bakın yeni modeller geldi, bunları böyle bebek hırkalarının kenarına biye geçiyolar şimdilerde. Bakın örünce modeli böyle çıkıyo, geçen Nurdan Hanım aldı 3 top, bayıldı bayıldı sonra geldi 3 top daha. Ohç.

Sevgiler

A.A.

17 Nisan 2012 Salı

1 Nisan 2012 Pazar

Ebet Maykıl ders çalışıyorum.

EC X çalışması - Balo elbisesi bak!
EC Y çalışması - Eylül başındaki düğüne elbise bak!
EC Z çalışması - Eylül sonundaki düğüne elbise bak!
EC A çalışması - Balo'ya ayakkabı bak!
.
.
.
.
.
Çok çalışmam gerek çook.

26 Mart 2012 Pazartesi

lo lo lo

Pişşt oradakiler:) hepinizi ayrı ayrı özledim. bunda güneşin payı büyük çünkü çimler çok kalabalık ama ben ve maykıl orada çok yalnızız. Herşeyin büyüdüğünü düşünüyorum çevremde ama küçücük kalmak da bazen kötü geliyor. nerelere gidilirse bahar anlam taşır söyleyin bakalım bana.

küçük nevrotikler sizi

kalpli öpücükler

10 Mart 2012 Cumartesi

bugün dünya şarap günü

insan dediğin alkollüyken ne dediğini bilmeli canım.
..
alkollüyken ne dediğini bilmeyene zeval gelmez.
..
gelmişse de o zeval değildir.
..
tırıs gitmek böyle insanlar için kullanılan bir deyimdir canım.
..
dönüm noktası dedin mi orada duracaksın arkadaş.
..
to be continued as can be seen from the sentences above.

8 Mart 2012 Perşembe

Dünya Hanımlar Günü

Artık Ankaralı olageldiğimden şehrimin büyüklerinden alıntılar yaparak konuşup insanlarla iletişime geçiyorum. 
Bildiğiniz gibi, bugün bizim günümüz, yani  8 Mart dünya bayanlar günü, bir diğer adıyla da hanımlar günü. 
O yüzden şehrimizin babasının bu güne özel konuşmasından 1 kuplecik kısmı aynen aktarıyorum:
"Sizler bizim nazımızı çekmezseniz, bizim başarılı olmamız mümkün değil, Allah razı olsun. Ben bu konuda eşimden memnunum. Bir kadın olarak fazlasıyla beyine karşı görevini yapıyor, Allah razı olsun."
____________________________________________________________________________

Sevgili dostlar,

Bu gün Aylak Madam'daydım yine (neredeyse her gün oradayım bu arada). Karşımda da okulcağızımdan tanıdığım bir kızcağız var, garsoncağız geldi işte hoşgeldiniz 5 gittiniz derken - tak diye bir çiçek çıkarıp "dünya kadınlar gününüz kutlu olsuuun" dedi. Çiçeği ben aldığım gibi bir de üstüne teşekkür ettim. Eheh ben o çiçeği hanımefendiye getirdim yalnız, dedi. Benden "ee bugün ben fahri kadınım." diye bir cümle çıkmakla birlikte ıhıhıhıh diye de gıdıdan bir kahkaha yükseldi. Kısa bi sessizlikten sonra hayatlarımıza devam ettik.

İşte bu da böyle bir anımdır. Vaktinizi ayırıp okuduğunuz için hepinize teşekkür ederim. Saygılar. 

27 Şubat 2012 Pazartesi

Katina'nın elinde şişesi, Handan Abla'yla içmelerde

Ah Ah...
Cehenneme giden yol pork steaklerle döşeli canım.
Burada kafadan kontak ev arkadaşları ve daha farklı sebeplerden dolayı 2 kere taşındım. 3.sü de yolda.
Ama nur topu gibi bi stüdyom olacak, olaya bu açıdan bak maykıl.
Mesela dün gittiğim gezide insanların gezmekten çok fotoğraflarını çektirmekle bana tam 1 buçuk saate mal olmaları gözlerimi seğirtti, ellerimi titretti, tırnaklarımı yedirtti maykıl.
Ya da ev arkadaşımın iğrenç ötesi müzik zevki ve o british aksanı ve o rüküşlüğü.
Neyse. Kendisi kötü bir insan diil kanımca. Ama başımıza ne geliyosa bundan gelmiyo mu zaten maykıl?
Mesela maykıl, burası çok pahalı. Gezmeye param kalmayacak diye üzülürken aklıma çalışmak geldi.
Burda maykıl, allahın bulaşıkçısı saatine 30 lira para alıyor. Ben de alırım maykıl.
Tam 6 kere maykıl dedim. Ay, 7 oldu bak. <3 CTRL+F
Alnımın teri canım.

26 Şubat 2012 Pazar

bana mı dedin ne dedin niye dedin hı?

şükür ki sevgilim geldi pıtırcıklar
artık şen kahkahalar yankılanacak bu evin duvarlarında. yok yalan bu çünkü maç sesleri filan. ah ne yaptm ben sana da şöyle eli yüzü düzgün vivaldi dinleyen sevgili vermedin bana. ah canım merocici keşke benim olsan senle her gün tavla oynardım.
sonumuz nereye gidiyor maykıl.
yine de iyilik sağlık be hacım.

o diil de...yapmam gereken işleri smart phone'umdan kontrol ediyorum canım artık. ama sadece kontrol ediyorum.yapacak kadar smart değilim yok bende o g.t. öyle işte canım tanrım herkese smart phonelar nasip etsin. düşünüyorum da smart olamayan phone filan yazık canım içim burkuldu valla.

zeusun müstakbel gelininden sevgiler ederim
iyi yolculuklar

25 Şubat 2012 Cumartesi

maykıl dersem çık mayk dersem ister çık ister çıkma

ah maykıl ah.. günlerdir oradan oraya koşturuyorum, bir sandalye uzatıp nah şuraya otur azıcık da dinlen diyenim yok. ayol yorgun düştüm hergün bir yerlere gitmekten. bir de çalışacağımı hayal ediyorum da şu an, kabus yeminle. ben doğuştan tembelim, allah beni böyle yaratmış canım yapacak ne var ki. yine de en önemli işim olan okulla tüm ilişiğimi kesme görevimi tam olarak sonlandırabilmiş değilim. eh, bunun verdiği kederle de biraz boş boş otururum artık. ha bir de son zamanlarda gözdem olan tahinlimi yerim çayın yanında. tahinli demişken hepimiz oldukça kilo aldık zannımca. bir tek merocici git gide incelen beliyle göz dolduruyor. gerimiz oooh fasa fiso. yememek lazım yememek.
bu arada az önce mutfaktan salona (cocky pine'ın evinin salonu ve mutfağı canım, yanlış duymadın) doğru elimde bir fincan çayla yollanırken aldı beni bir gülme. ah canım dedim kendi kendime, sen kendine gel, sen kendine kendine gel, haddini bil, sen haddini haddini bil. sonra hemen toparlandım tabii. aklıma hemen bir  fikir geldi. bana en uygun, en güzel hayat planını yapana ödül olarak ben bizzat kendim olarak kendimi vereceğim. hayır, yanlış duydun canım.
bir de evlilik mevzu var tabi. keşke biri çıksa da şöyle zengince, hepinizle evleniyorum beşi bir arada hohhohhoh dese. gerçekten de hepimizle evlense. ya da hepimize bakmak koşuluyla birimizi aramızdan feda etsek. ben oyumu high honor noble'dan yana kullanıyorum. itirazı olan? yok mu? o halde oy birliğiyle kabul edilmiştir canım.
besos.

24 Şubat 2012 Cuma

Aksilikler silsilesi oldum Maykıl.

Kalbim kırıldı Handan Abla. Bi kere de benim dediğim olsun Handan Abla. Lütfen Handan Abla.

p.s. Fur Elise'in bizlere okul zilinden başka birşey ifade etmemesi. Ezik miyiz lan biz?

16 Şubat 2012 Perşembe

Maykılıma.

Şiir olsan
seni ezberlerdim sadece megan
Şarkı olsan
seni dinlerdim sadece megan
Roman olsan
Baştan sona, seni okurdum sadece megan
Fikir olsan
Seni taşırdım zihnimde sadece megan
Varsa yoksa megan, megan,megan! !

Sırf fox diye adın, fox tv izlerim her an
İnanır mısın megan
Sırf öylesin diye sende, oldum bende Amerikan
bil ki şunu, yalanım yoktur megan

sakın sanma ki,bu aşk bir yalan
tek gerçek duygumdur, bu aşk megan
nedir beni sağa sola savuran
o hasretinin acısıdır megan
en derin yerlerime birşeydir batan
anladım ki,o kalbinin okudur megan
kalbim dört nala,acıyla sana doğru koşan
yeni doğmuş ve sakat bir taydır megan
daha ne kadar bu kalbi acıtıcan
yeter ama öldüm, bittim artık megan
ey vücudum, eyy ruhum yan da yan
sevgin olmazsa yanıp kül olacak her şey megan
bak bu beyinden oluk oluk kandır akan
biraz daha olmazsan,kana bulanacak bu dünya megan
dedin ki bana ‘birkaç film kaldı çekilecek,biraz daha dayan’
ben ve ABD çökünceye kadar, bekleyecektir bu kalp megan
ama bil ki şunu, holivud piçleriyle görürsem seni eğer megan
bilirsin maçoyum biraz, temizler bu aşkı ancak kan
Türkiyeliyim ben…Türkiyeli,bil bunu, budur benim vatan
Sen aşkım,baharım, kadınım: ya olursun benim, yada toprağın megan

12 Şubat 2012 Pazar

şştt maykıl baksana bana kalbim atıyor dumtaka

bazen böyle bomboş tavana filan bakıyorum yalnız olmak ne zormuş canım diyorum ama güzel de. artık de leri da ları ayırmakla uğraşmak yerine her şeyi ayrı yaz ma ya ka r a r v  e   r    d     i     m              .

Ay böyle de zormuş.
bir de sıpraytla su aynı renktir.sıprayt hiç bişi susuzluk herşey filan
öperim balkabaklarım

11 Şubat 2012 Cumartesi

Kültürse kültür, ama hippi deme canım

Şu an kaldığım yer çok uzak her yere. Evet İstanbul şartları içinde çok uzakta değil ama Danmark için çok uzakta merkezden. Gittim hemen şikayette bulundum. Bu ne böyle dedim. Bana bunu yapmaya hakkınız yok dedim. Türk doğdum ben, hür doğdum hür yaşarım, bu nasıl discrimination dedim. Hop hop hoplattım ortalığı.

Dermişim.

Tabi ki de gidip tatlı tatlı konuştum. Burası getto ayol. Kadın adımı bi yerlere yazdı, bi form doldurdum. Adam dedi ki çok umutlanma. Ama ne mi oldu, bir hafta sonra pırrrr mail. Bana bir yer bulmuş o tatlı kadın. Gittim gördüm. Stüdyo daire bildiğiniz. Ama yurt gibi işte. Neyse. 1 ay sonra oraya taşıncam. Taşınmayı sevmiyorum. Ama yapıcam.

Burası 12 kişilik müstakil ev gibi bi yer. Biraz salaş ama salaşlığı hoşuma gidiyor. Garip bi şekilde içimdeki GSK'lı kendini gösterdi ve şu anda kalmakta olduğum shabby place'e ne kadar bağlandığımı anladım. İnanır mısınız 11 kişiyle salonu ve mutfağı paylaşıyorum. İkisi de baya büyük. Bu 11 kişinin 8i erkek. Bunlara rağmen mutfak sürekli temiz. Salon derli toplu. Şaka gibi. Adamlar her gün yemek pişiriyolar ama öyle makarnadır bilmem nedir diil, bildiğin yemek. Düşündüm de,  evet. Kültür önemli, nasıl yetiştirildiğin falan. Bunlara kimse aç pipini göster amcaya dememiş. Neyse.

Yine de taşıncam. Bu kararımdaki en büyük etken yeni taşıncağım yerde koridorda Chagall görmüş olmam. Gerçekten.

Neyse.

Elitlikten ölcem.

Yok ayol ne ölmesi. Dün bi partiye gittim. Tüm içkiler türk parasıyla 3 lira. Konsept bu. Rom mu, 3 lira. Viski mi, 3 lira. Her şey. Bir sürü çılgın erasmuslu.

Ama yine de,

Chagall canım.

8 Şubat 2012 Çarşamba

Kültür şoku yaşadık Maykıl, kültür şoku.

Bugün petibör bisküviyi çaya batırıp yerken tavla oynuyor, vivaldi winter dinliyorduk canım. Bir zamanlar klasik müzik eşliğinde kabak yerkenki gibi. Ah kültür canım, bambaşka.

7 Şubat 2012 Salı

Adı Lazım Değil Baş Harfi Moi.

Biz bugün Çö'yle birlikteydik.
O kadar özlemişim, o kaddar özlemişim ki..
Bi yandan da sanki aradan hiç zaman geçmemiş, sanki ders yeni bitmiş de yukarıda bir yerde buluşmuşuz gibi bi hisse kapıldım. Hatta uzun süre o hisle hareket ettim. Sonradan farkına vardım başka bi şehirde olduğumuzun ve başka yerlerde yaşadığımızın ve araya uzun diyebileceğimiz bi zamanın girdiğinin gerçekliğine. AAAAH GERÇEKLİK Mİ? O da neymiş canım.. hayallerimizle iyi idik.

Neyse, uzun zamandır methini duyduğum ama bir türlü gitmediğim (daha doğrusu daha önce gittiğimi zannettiğim ve beni götüren arkadaşlar tarafından güzelce kandırıldığım/ kandırıldığımı düşündüğüm) ismini burada telaffuz edemeyeceğim şirin mi şirin kafeciğe Çö ile birlikte gitmek ayrı bi anı kattı buradaki hayatıma. Bundan sonra oraya uğradığım zaman, hmm biz buraya ilk kez beraber gelmiştik, diyebilirim, ama tabii bu benim ilkim o ayrı.. Kahvehane bakiriyim canım. İlklerimle hep gurur duyarım, daha sonra da hep de bir problem haline gelirler.

Neyse orada "biraz" hasret giderdikten sonra eve geçtik. Ben Çö'ye evin çok yakın olduğu yalanını söyleyerek biraz yürüttüm. Aslında gerçekten düz olan yoldan yürüseydik yakındı ama benim kısıtlı yol algım ve harita bilgimle her gün kullandığım yollara güvenimden ötürü bizi aldım  böyle burdaaaan buraaya kadar dolaşa dolaşa götürdüm. Biraz yorulduk tabii. Çö'nün kulakları da üşüdü.

Evde de kaldığımız yerden devam ederken zaten saatin geç olması ve Çögillerin meraklanmasıyla Çöcüğüm kısa süre sonra ayaklandı. Gitmeden önce de bana yeni aldığım dikiş makinesini kurdu, iplik geçirmeyi ve beyzik dikmeyi gösterdi. O kadar net anladım ki artık hayat boyu unutmam. kalp.

İşte bugünümüz böyle geçti. Benim dönemim bugün başladı. Çö'nün burada oluşu da sıradan başlayan 1 akademik günümü iyice şenlendirdi. Bi gün geberene kadar aynı yerlerde yaşayacağımız günlerin gelmesi dileğiyle..

Sevgiler

Mayk.

31 Ocak 2012 Salı

WTF?


Sana ne mi, bana ne mi, yoksa Pakize Suda mı?

Sevgili pakizeler,

Beni yurda almadılar bildiniz mi?
Koçsörfing sağolsun sığındım bir çatıya.
Neyse yarın yurduma geçiyorum.
Burda sokak soğuk, içerisi sıcak.
Kafeler barlar caddeler güzel.
İnanır mısınız, insanın convert edesi geliyor.
Neye mi?
Orasını da siz bilin.

Geçen gün bi çocuğa yol sordum.Çocuk benim gittiğim yönün tersine gidiyordu. Acelesi olmasına ve adresi bilmemesine rağmen iki saat durup i-phone'undan bulmaya çalıştı. Sonra tahmini olarak şuraya dosdoğru yürü dedi.
Yürüdüm.
Yaklaşık 5 dakika sonra tüm yokuşu arkamdan koşup geldi. Annem benim. Yanlış göstermişim dedi.
Harita açtı tarif etti, yol ayrımına kadar bıraktı. Burada insanların yarısından çoğu böyle.
(Kalp)
Adeta şirinler kasabası.
İnsanlar sürekli gülümsüyor.
Hepsini öper sever okşarım.
bkz: Adnan Oktar


A ha da burda da pizza yedim. İvet.

30 Ocak 2012 Pazartesi

O değil de..

Maykıl o değil de, ecnebistanlardan haber var mı? Hâlâ bekliyik.

27 Ocak 2012 Cuma

Maykıl saçlarına kar yağmış.

İstanbul peri masalı gibi. Pammık gibi karlar her yerde. Ağaçlar sanki noel maykıl. Noel. Tek eksiğimiz kırmızı donlu insanlar. Eh, neticede küçük bir noel canım.

23 Ocak 2012 Pazartesi

Gözümün içine bak Maykıl ve doğruyu söyle. Tamam şimdi gidebilirsin.

Bu etnry maykıl tarafından silinmiştir.

Ben biraz Noğbıl'ım da..

İzmir biraz sıkıcı bi ülke sevgililerim. Sabahları Ankara'daymışım gibi uyanıyorum. Bu duvar ne lan diyorum. Sonra bi daha uyanıyorum bu duvar ne lan diyorum. Farkında olmadan oraya da baya alışmışım yani. Kendime hayretler. Üstüme iyilikler sağlıklar.
Ayrıca günlerdir bi kere bile * demedim.

Annem bu sefer fena sıçtı, dev sıçtı.
Sen kalk kaza yap.. Üç arabaya birden vur. Hepsinden de hatalı ol. Arabanın sigortasıydı vizesiydi gibi şeyleri de ödeme. GİRDİ, canlarım. Şimdi onlarla uğraşıyoruz, pamuk ellerimiz ve cebimizdeki akrepler olarak yani..

Bu günün dersi: GDP'm GPA'im çok yüksek. High Honour oldum iki günde. Oysa ki daha düne kadar.. İnsan noldum değil nolceğim demeliymiş. Kükreyen kedi ışıldarmış. Kıçım için yüksek tavanlı bir daire bakıyoruz şimdi.

Sizi sever ellerinizden yalarım.

Nobel.

22 Ocak 2012 Pazar

ben en iyisi bir nobel alıp geleyim

of maykıl final tarihi sonrası paper ilk başta hoşuma gitmişti de şimdi hiç sevmedim. oh ne güzel tatil havasıydı evdeki hava. ben de uyku düzenimi acayip yapmıştım daha yeni. 8de kalkıyorum maykıl tam tatil havamdayım yani. ahh bir de annenler bize yemeğe mi gelecek maykıl? seni isteyeceklermiş bir kahve yaparsın artık turkish olsun. o diil de böyle imla gramer hiç uğraşmadan kırmızı çizgilere basmak ne hoş.çünkü ben her maykıl deyişimde kırmızı çizgi oluyor yazıda. son olarak dışarıda çocuklar bağırıyor maykıl.içim acıyor onlara. anneleri de IQ 40 civarında bir yerlerden gelmiş. Ah sensiz çok yalnızım maykıl tatil bile tatil değil buralarda. öperim.annenlere tuzlu kahvelerimi ilet.

21 Ocak 2012 Cumartesi

20 Ocak 2012 Cuma

Anne Maykıl ölmüş!

Sevgili Maykıl Hala ve Handan Dayı,

Rüyamda Gandalf'ı görmüştüm geçen gece. Hani yüzüklerin efendisi Gandalf. Kuleye çıkıp "amk" böyle yüzüğün diyip futbolcu vuruşuyla yüzüğü kuleden fırlatmıştı. Gecenin ayrıntıları çö'den geldi. Meğer gece uyanıp "Gandalf o yüzüğü atamazsıııııııııııııııın" demişim. Üzüldüm tabi, yüzük gitti mi gider, kim nası bulsun kule dibinde. Bi de kendimi gördüm rüyamda. Ben konuşurken çok kafamı sallıyorum ya halacım, dayıcım, hah rüyamda da öyleydi. Kendime geçmişim karşıdan bakıyorum. Dışarıdan meğer ben ahtapot gibi görünüyomuşum. Kollarım uzuyo böyle "bılılılılbılbıblı" gibi sesler çıkartarak hareket ediyorum. Çok kafa sallamak iyi değil Maykıl, hiç iyi değil. 

Son sözüm sana Handan; insan başkasının yanında osurursa, o vakit dünya üzerinde her şey değişir. Artık ne handan handandır ne maykıl maykıl.

çınarız biz

sonra şöyle şeyler oldu sevgili maykıl,
çünkü ben cümleye ortasından başlarım.maykıl dememek de istemem. o yüzden bu postum sana selam olsun filan.bu kadar

19 Ocak 2012 Perşembe

maykıl dedim!

sevgili handan abla,
öyle yorulduk öyle şımardık ki küçük kardeş rüyalara daldı bile. e sormayacak mısın "neden yoruldunuz, ne diye şımardınız o kadar" diye handan abla? e sor bari tamam bir şey demedim. biz taşınıyoruz handan abla, vallahi bak. koliler bulduk marketlerden, topladık eve getirdik bu kışta kıyamette. küçük kardeş hemen işini bitirdi tabii, topladı bütün eşyalarını. neymiş? bütün hayatı 3 koliye sığmış-mış. olacak iş mi? ya benim hayatım handan abla, ya benimkisi? üç koliye sığmayacak kadar çöp dolu. hayatım ıvır zıvır - bok püsür - atsan atılmaz satsan satılmaz'larla doluymuş da haberim yokmuş. haberim varmış aslında da seviyorum onları işte ne yapam, nerelere gidem ben. uuuiyyy benim kederli başım! ay yine istanbul türkçem bozuldu ayol hisarüstlerinde kala kala!
o değil de handan abla saatlerdir konuşuyoruz, bırak maykıl dememeyi daha ancak kitaplarımı toplayabildim. neyse kısmet yarınaymış.
yine o değil de o starbaks bardaklarını nerelere götürem nerelere saklıyam? uyyy benim dertli başım! öhööm yine kaçtı bak.
bu kız kaçar.
öptüm canıms byes.

18 Ocak 2012 Çarşamba

Sevgili Şili,

Seni o kadar sevdik ki gerçekten senin dikdörtgen, kalın ve uncut  versiyonun olmaya karar verdik. Bundan sonraki yeni rol modelimiz sen ol istedik. Sen kazanınca biz de kazanalım, sen yenilince biz de yenilelim istedik. İyi demiş miyiz?
Demişsiniz dediğini duyar gibiyim. Sen nasılsın, iyi misin? Umuyoruz iyisindir. Hayır, biliyoruz ki iyisindir. Her gün televizyonlarda, gazetelerde görüyoruz, nasıl seviniyoruz bir bilsen. İncecik bir şeydin, uzun olacağın belliydi zaten ama bu kadar da yakışıklı olacağın aklımıza gelmezdi. Şaka şaka gelirdi ;)
Neyse canım, seni sıkmayayım, Biz çok iyiyiz. Bizi merak etme. Handan ablana gönderdiğin paralar yerine ulaştı, doğalgazdı kömürdü derken kışı geçiriyoruz. Senin havalar sıcaktır inşallah.
Çok seviyoruz seni ailecek.
Öpüyoruz canım.

Bir şeyin adını hatırlayamıyosan, o maykıldır

Sevgili maykıl,

Bugün kendime koccaman back pack aldım. İçine bi maykıl bi de ben sığarız yani öyle diyeyim.
Hayır o diil de, Vincent acayip Türkçe konuşuyo. Daha iki hafta önce iki kelime konuşmuyodu. O da cebime sığar bence.
Maykıl, vinsınt, ben.
Çöler hopdilililer kalmasın.
Hayır o diil de annem bugün Ebru Şallı'nın gençliğini gördü Ankamall'de. Yok artık dedim ben de.
Yarın aile bana güle güle diyecekmiş çoluklu çocuklu, neneli dedeli. Çok nostaljik aile yemeği.
Dünya'nın sonu Şili bence. Ne de güzel şekli var.